Kayıtlar

Haziran, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir kabus gördüm, o da beni gördü.

Resim
(Kabusu gece 02.25'den itibaren Alper'e WhatsApp'dan yazdığım haliyle sunuyorum.) Sıkıntılı bir şekilde denizi izliyordum. Burası kafamda yarattığım İstanbul'du. Biraz etnik mimarisi, devasa zigguratlarla bezenmiş bir tozlu şehirdi. Hava çok pisti ve çalışmak zorundaydık. Fişlenmiştik ve şehirdeki her şey bizi yakalayıp eziyet etmek istiyordu. Peştamaller ve mintanlar ile çarıklar giyiyorduk. Bolca takılarımız ve tuhaf büyülü taşlarımız vardı. Birden işe geç kaldığımı düşünürken izlediğim cyber oriental vapur denize batarak yoluna devam etti. Avcılar tarafından çıkacak diye düşündüm. Kafamı çevirdiğimde iki siyahlı figür başımda dikiliyordu. Beni yakalamaya çalıştılar. Bir şekilde kaçıp koşmaya başladım. Çok büyüktü her şey. Yollar, yapılar. Sanki bizim için değil başka dev bir ırk için inşa edilmişti her şey. Biz parazit gibi dolanıyorduk bunların dışında sanki. Yapıların pencereleri yoktu ama çok güzel Güney Amerika taş işçiliğine sahiptiler. Mükemmel yerleştirilmiş d...